4 Mayıs 2009 Pazartesi

Bakara; 136-137

136-Deyin ki: 'Biz Allah'a; bize indirilene, İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve torunlarına indirilene, Musa ve İsa'ya verilen ile peygamberlere Rabbinden verilene iman ettik. Onlardan hiç birini diğerlerinden ayırdetmeyiz ve biz O'na teslim olmuşlarız.'

"Ey müminler, "Yahdudi olun ki hidayete eresiniz" diyen Yahudilere ve "Hıristiyan olun ki hidayete eresiniz." diyen Hıristiyanlara deyin ki: "Biz, Allah'ı tasdik ettik, Muhammede indirilen kitabı tasdik ettik. Aynı şekilde Peygamber­lerden İbrahime, İsmaile, İshaka, Yakuba ve Yakubun soyundan gelen peygam­berlere indirilenleri tasdik ettik. Aynı şekilde Musaya indirilen Tevrata ve İsaya indirilen İncile de iman ettik. Bütün Peygamberlere indirilen kitaplara iman et­tik. Bütün Peygamberler hak ve hidayet üzeredirler. Tevhid inancı hususunda aynı yolu takip etmişlerdir. Bu itibarla Peygambererden bazılarına iman edip di­ğerlerini inkâr etmeyiz. Hepsinin, Allah'ın Peygamberi olduğuna, hak ve hida­yetle gönderildiklerine şehadet ederiz. Biz, Allah'a itaatla boyun eğeriz, ona kul­luk ederiz."

* Ebu Hureyre (r.a.) diyor ki:

"Ehl-i Kitap, Tevratı İbraniceden okuyor ve Müslümanlara Arapça izah ediyorlardı. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: "Siz, ehi-i kitabı ne tasdik edin ne de yalanlayın. Siz: "Biz, Allaha ve bize indirilene iman eden­leriz." deyin

Abdullah b. Abbas diyor ki: "İçlerinde Ebu Yâsir b. Ahtab, Râfi´ b. Ebi Râfi´, Âzur, Halid, Zeyd, İzar b. Ebi İzar ve Eşya´ın bulunduğu bir Yahudi top­luluğu Resulullaha geldi ve ona: "Peygamberlerden kimlere iman ettiğini sordu­lar. Resulullah da onlara: "Ben, Allaha, bize indirelene, İbrahime, İsmaile, İshaka, Yakuba ve torunlara indirelenlere, Musaya ve İsaya verilene ve bütün Pey­gamberlere Rableri tarafından verilenlere iman ettim. Biz, onlardan herhangi bi­risinin arasında ayırım gözetmeyiz. Biz, Allah'a boyun eğenleriz." dedi. Resulul­lah İsayi zikredince Yahudi topluluğu onun Peygamberliğini inkâr ettiler ve: "Biz, İsaya da iman etmeyiz ona iman edene de iman etmeyiz." dediler. Bunun üzerine Allah teala: "Ey Muhammed, de ki: "Ey kitap ehli, sadece Allah'a, bize indirilene ve daha önce indirilenlere iman ettiğimizden ve sizin de ço­ğunuzun fâstklar olduğunuzdan dolayı mı bize kızıyorsunuz?" âyetini indirdi.

Âyet-i kerimede zikredilen "Torunlar"dan maksat, Hz. Yakubun oğullan olan on iki erkeğin soyundan gelen torunlardır. Süddi, Hz. Yakubun oğullan olan ve torunların babası olan bu kişilerin adının şunlar olduğunu rivayet etmiş­tir: Yusuf, Bünyamin, Rubil, Yehuda, Şem´un, Levi, Dan ve Kuhas. Görüldüğü gibi Süddi, sadece sekiz kişinin ismini rivayet etmiştir.

İbn-i İshak ise, Hz. Yakubun on iki oğlunun adlarının şunlar olduğunu zikretmiştir: Rubil. Şem´un, Levi, Yehuda, Reyalan, Yeşcür, Yusuf, Bünyamin, Dan, Nefsali, Ca´d ve Eşrüb.



137- Eğer sizin iman ettiğiniz gibi onlar da iman ederlerse şüphesiz ki hidayete ermiş olurlar. Şayet yüzçevirirlerse, bilin ki onlar ancak bir ay­rılık içindedirler. Onlara karşı Allah sana yetecektir. O, her şeyi çok iyi işi­ten, çok iyi bilendir.

Ey müminler, eğer Yahudi ve Hıristiyanlar da sizin ikrar ve tasdik ettiği­niz gibi ikrar ve tasdik ederlerse şüphesiz ki hak yolu tutup hidayete ermeye muvaffak olmuşlardır. Eğer iman etmekten yüzçevirirlerse şüphesiz ki onlar, Allah ve Resulüne karşı bir isyan ve harp içindedirler. Ey Muhammed, bu suç­lulara karşı Allah sana yetecektir. Onları ya öldürecek veya sürgün edecektir. Allah onların söylediklerini çok iyi işiten, içlerinde gizledikleri haset ve kini çok iyi bilendir.

* Allah teala bu âyet-i kerimede vaadettiklerini yerine getirdi. Peygambe­rini onların şerrinden kurtardı. Peygamber onların bir kısmını öldürdü, bir kıs­mını sürgün etti, bir kısmını ise zımmi yapıp cizye ile vergiye bağlayarak zillete düşürdü.

Nitekim Resulullah (s.a.v.) Hendek savaşında, müşriklerle birleşerek Müslümanlara ihanet ettikleri için Kureyza Yahudilerinin savaşçılarını Öldürttü, kadın ve çocuklarını esir aldı. Nadr oğullarını ise Şam´a sürgün etti. Hayber Yahudilerini de Cizyeye bağlayarak Zımmi yaptı.

2 yorum:

  1. El-Mü'min : İnanan ve koruyan.
    Allah, sözünün doğru olduğunu ispatlayandır, mü'min kullarını imanlarında yanıltmayan, onları doğru yola çıkarandır, kullarına va'dinde sâdık olandır, insan kalbini şüphe ve tereddütlerden kurtararak imana kavuşturan, kalplere iman bağışlayan; yaratıkların zulümden, muminleri azaptan emin kılan; onların şahitliklerini kabul ve tasdik eden; taahüdlerini mutlaka yerine getirendir.

    YanıtlaSil
  2. Konu : Duanın Fazileti Ve Vakti

    Ravi : Nu`man İbnu Beşir

    Hadis : Resulullah (sav): "Dua ibadetin kendisidir" buyurdular ve sonra şu ayeti okudular. (Mealen): "Rabbiniz: "Bana dua edin ki size icabet edeyim. Bana ibadet etmeyi kibirlerine yediremeyenler alçalmış olarak cehenneme gireceklerdir" buyurdu."

    YanıtlaSil