8 Ekim 2009 Perşembe

Alak Suresi

1. Oku yaratan RAbbin adına; 2. O insanı sevgi ve alakadan yarattı.
3. Oku! Zira Rabbin sonsuz kerem sahibidir; 4. O insana (bilgiyi) kalemle (kaydetmeyi) öğretti, 5. O insana bilmediklerini öğretti.
6. Evet, evet; insan mutlaka azar, 7. kendi kendine yettiğini sandığında. 8. Ne ki insanın Rabbine dönüşü muhakkaktır. 9. Ama (ey muhatap!) Baksana şu engel olamaya kalkışana, 10. ibadete kalkan bir kula!
11. (Ve ey ibadete engel olan!) Hiç o hidayet üzere midir diye geldi mi aklına? 12. Yahut da çağırmakta mıdır diye sorumluluğa?
13. Düşündün mü hiç: eğer o hakikati yalanlasa ve sırt dönmüş olsa Allah'a, 14. kendisi bilmez mi ki, Allah görür mutlaka.
15. Yoo!
Eğer o buna bir son vermediyse elbet perçeminden yakalyacağız; 16. o pek sahtekar, bir o kadar da günahkar perçeminden; 17. haydi o kendi örgütünü çağırsın, 18. Biz de zebanileri çağıracağız.
19. Hayır!
O (azgın) insana uyma, imdi (Rabbine) secde et ve yaklaşmaya gayret et.


Tefsir:

"Yaratan Rabbinin adıyla oku." Her şeyi var edip yaratan Rabbinin adı ile başlayarak veya Rabbinin ismine sığınarak oku. Nimetlerin ilkini ve en büyüğünü hatırlatmak için Allah Tealâ kendisini bize yaratıcı olarak vasf ediyor. Murad: Daha önce okur yazar olmadığı halde, onu yaratan Allah'ın kudret ve iradesi ile Peygamberinin okumasını emretmesidir. Ön¬ceden okuma ve yazmayı bilmese bile, evreni yoktan var eden Yüce Allah peygamberine okuma ve yazmayı öğretmeye kadirdir.

Burada şu husus dikkati çekmektedir: Allah Tealâ önce bütün mah-lukâtı kapsaması için yaratmayı mutlak olarak kullandı. Sonra da şerefi veya hayat veren yaratılışı ya da, ayet onun için getirildiğinden ötürü in¬sanı hususi olarak zikretti.
Besmelenin bilinen şekli olan "Bismillahirrahmanirrahim" deki "Al¬lah'ın adı ile" değil de, "Rabbinin adı ile" demiştir. Çünkü Rabb fiilî sıfat¬lardandır. Allah lafzı ise, zat isimlerindendir. Burada ibadeti emretmiştir. Zat sıfatı bir şey gerektirmemektedir. İbadeti fiilî sıfatlar gerektirmektedir. Bu, taate teşvikte daha müessir olmaktadır. Özet olarak: Rab lafzında "Seni terbiye eden, yararını gözeten" manası bulunduğundan Allah adını kullanmamıştır. Hitap, ünsiyet ve ihtisasa delâlet etmesi için gelmiştir. Yani, senin O'ndan başka Rabbin yoktur, demektedir.
"Rabbinin adıyla" diyerek zatını Resulü'ne izafe etmiştir. Kulun taatı Allah için bir yarar sağlamaz. Ondan istediği bir taat veya tevbeyi yap¬tığında, onu, ubudiyyet vasfı ile kendisine izafe eder. Nitekim "Kulunu yürüttü." (İsra, 17/1) buyurmuştur.

"Oku. Rabbin nihayetsiz kerem sahibidir." Emredildiğin okumayı yap. Sana okumayı emreden Rabbin her kerimden daha kerem sahibidir. O'nun kereminden biri de, ümmi olduğun halde senin okumanı sağlamasıdır. "Oku" kelimesi tekid için tekrar edilmiştir. Okuma da, ancak tekrar ve iade ile tahakkuk eder. "Rabbin nihayetsiz kerem sahibidir." sözü, engelin kaldırıl¬ması ve Peygamber (s.a.)'in Cebrail'e "Oku" emrinden sonra söylediği: "Ben okuma bilmem." sözü ile açıkladığı özrünün giderilmesi içindir.
Daha uygun olan görüşe göre: Birinci "oku" sözü ile okumak, ikincisiy¬le de Rabbinin ismine sığın, manası murad edilmiştir.

Bundan sonra da okumayı yazmayla bitiştirerek şöyle buyurdu:
"Ki O, kalemi (yazı yazmayı) öğretendir." İnsana kalemle yazmayı öğ¬retti. Bu ise, Allah azze ve celle'den büyük bir nimet ve dil ile ifade gibi in¬sanlar arasında anlaşma için bir vasıtadır. Yazı olmasaydı ilimler kay¬bolur, bir dinin izi kalmaz, yaşam sürmez, nizam yerleşmezdi.

Daha sonra ise, zenginliği durumunda azan insanı kınayarak şöyle buyurdu:
"Sakın! Çünkü insan muhakkak azar. Kendini ihtiyaçtan uzak gördüğü için." Ey insan! Kendini mal, güç ve çevren ile müstağni görüp de, Allah'ın sana olan nimetlerini inkârı ve isyanda haddi aşmayı bırak, kendine gel.
İnsanın durumu hayret vericidir. Fakir ise güçsüzlüğünü hisseder, ezilir. Eli genişler, gücü ve kudreti artarsa kibirlenir, isyan eder.
Daha sonra ise, zenginliği durumunda azan insanı kınayarak şöyle buyurdu:
"Sakın! Çünkü insan muhakkak azar. Kendini ihtiyaçtan uzak gördüğü için." Ey insan! Kendini mal, güç ve çevren ile müstağni görüp de, Allah'ın sana olan nimetlerini inkârı ve isyanda haddi aşmayı bırak, kendine gel.
İnsanın durumu hayret vericidir. Fakir ise güçsüzlüğünü hisseder, ezilir. Eli genişler, gücü ve kudreti artarsa kibirlenir, isyan eder.

"Dönüş muhakkak Rabbinedir." dönüş ve varılacak yer, başkasına değil yalnız Allah'adır. O, her insanı malını nereden toplayıp nereye har¬cadığı konusunda hesaba çekecektir. Bu cümlenin, tehdit ve azmasının akı¬beti konusunda uyarmak için insana hitaba dönüşen üslubuna dikkat edilmelidir.

4 yorum:

  1. Meal Mustafa İslamoğluna, Tefsir ise Vehbe Zuhayli ye aittir.

    YanıtlaSil
  2. -Benim misalimle Cenab-ı Hakk'ın benimle göndermiş bulunduğu şeyin misâli şu adamın misali gibidir:

    Bir adam kendi kavmine gelip: "Ben gözlerimle düşman ordusunu gördüm, tehlikeyi haber veriyorum, tedbir alın!" der. Kavminden bir kısmı tavsiyesine uyup, geceleyin, telaşa düşmeden oradan uzaklaşır. Bir kısmı da bu haberciyi yalanlar ve yerinden ayrılmaz. Ancak sabahleyin ordu onları yakalar ve imha eder.

    İşte bu temsil bana itaat edip getirdiklerime uyanlarla, bana isyan edip Cenab-ı Hakk'tan getirdiklerimi tekzip edip yalanlayanları göstermektedir.

    Buhârî, Rikak 26; Müslim, Fezâil 15, (2283).

    YanıtlaSil
  3. Vekil : Her şeye vekil.

    Allah iman sahibi olan, samimi kullarına karşılaştıkları her türlü durum ve şartta Kendisine güvenmelerini söyler. Nitekim tüm peygamberler Allah'ın dinini anlatırken, birçok zorlukla karşılaşmış, hitap ettikleri topluluklar çoğu zaman onlara düşmanlıkla karşı çıkmışlardır. Ancak elçiler, Allah'ın birliğini, O'nun emir ve yasaklarını anlatma konusunda her zaman cesur ve kararlı bir tutum sergilemişlerdir. Hep Allah'ı vekil edinmişler, yalnızca O'nun hoşnutluğunu gözetmişlerdir.

    Tevhidin hakikatini anlamak için kul, kalbini işlerden uzak tutmalı, bütün işleri Allah'a havale etmeli, bu işlerin sıkıntı ve zorluklarıyla kalbini meşgul etmemelidir. Vekil olan Allah pek zengindir. Vekil'in pek zengin, vefakar ve cömert olduğuna göre Mevla'na ibadet etmeye yönel.

    YanıtlaSil