25 Şubat 2009 Çarşamba

Fatiha Sûresi (1. ayet)

Rahman ve rahîm olan Allah'ın adıyla;
Okuduğumuz mushafı açtığımızda bu sûre ile karşılaştığımızdan "Kur'ân'ın açış sûresi, anahtarı" anlamına gelen "Fatiha sûresi" diye isim­lendirilmiştir.
Kur'ân-ı kerîm'in kısa bir Özeti durumunda olduğundan bazı âlimler tarafından "Kur'ân'ın aslı, esası" mânâsına gelen "Ümmü'l-Kur'ân" diye isimlendirilmiştir.

(1) Hamd, âlemlerin Rabbi Allah'adır.

Hazreti Adem'in yaratıldıktan sonra söylediği ilk cümle "el-Hamdü lillah" cümlesidir.
Müminlerin Cennette söyleyecekleri cümle de yine "el-hamdü lillahi Rabbil âlemîn" olacaktır.Yine "Müminler iki hamdın arasında yalnız Allah'a hamdederek yaşamalıdırlar. Dünya ve ahirette hamd O'nundur."

Efendimiz "İnsanların hepsi Allah'ın ailesindendir. Onların en hayırlısı insanlara en hayırlı olanıdır" buyurur.En fazla hizmet edenin en hayırlı olması için ise ilâhi vahy ölçülerine göre iman etmesi şarttır. Günümüzde iman etmediği halde milyarlarını fakirlere, ilmî müesseselere vakfedenler var ama iyi bilinmelidir ki, yaratıcıyı tanımayan ve O'na gerçekten kul olmayan ve O'nu sevmeyenin O'ndan hayrı ve cenneti beklemesi doğru olmaz.İnsanlar için şan ve şöhret için sosyal tesisler kuranlar, yaptıklarının karşılığını bu dünyada "Aferin!" le şan ve şöhrete kavuşmakla alırlar. Yaratanın rızası için yaratıklara hizmet edenler ise iki dünyada da mutlu olurlar.

Biz Allah'dan başkasına hamd etmeyiz. Peygamber Efendimiz'e sala-tü selam getiririz fakat hamd etmeyiz. Çünkü Peygamber Efendimiz de bu âlemdendir. Yaratılmış, yaşatılmış ve Rabbine döndürülmüştür.

Âlem: Allah'ın dışındaki herşeye denir. Âlem: Bir şeyin varlığına işaret edene denir.
Yaratılmışların tamamı Allah'ın varlığına ve birliğine işaret ettiği için "Âlem" adı verilmiştir.
Her yaratık kendi başına bir âlem olduğu gibi, her gurup da bir âlemdir.
Türkçe'de bir kelimeyi çoğul yapmak için kelimenin sonuna "ler, lar" eki getirilir: Çiçek çiçekler, çocuk-çocuklar gibi.
Arapça'da ise bu olay kelimenin durumuna göre değişir. Akıl sahibi olan, yani düşünen varlıkları ifade eden kelimeler çoğul yapılırken sonuna "uun ve iyn" getirilir. Burada "Alemin" denmiş bundan âlimlerimiz yaratılan herşeyin kendine özel anlayışı olduğu hükmünü çıkarmışlardır.

Rab: Terbiye eden, besleyip büyüten, yaşatan ve yöneten mânâlarına gelir.
Firavun da devlet başkanı olarak kendisini yöneten, terbiye eden, besleyip büyüten olarak görmüş ve "Sizin en yüce Rabbiniz benim" demiştir.
Biz, günde kırk defa namazımızda Allah'ın âlemlerin Rabbi olduğunu tekrarlayarak, Allah'dan başka yaratan, yaşatan ve yöneten olmadığını önce kendimize sonra bütün insanlara ilan ediyoruz.

1 yorum:

  1. "Kim Allah`a herhangi bir şeyi ortak kılmış olarak ölürse bu kimse ateşe girecektir. Kim de Allah`a hiçbir şeyi ortak kılmadan ölürse o da cennete girecektir"

    YanıtlaSil