4 Şubat 2010 Perşembe

Kaf Suresi Meali

Sıra bu surede değil. Ama Ayetlerin anlamları altında ezildiğim bir sure.
Bu yüzden bu sureyle bitirmek istedim.

1. Kâf. DÜŞÜN bu yüce ve özlü Kur’an'ı!



2. Onlar içlerinden bir uyarıcının kendilerine gelmesine şaştılar; ve bu hakikat inkarcıları: “Ne tuhaf bir şey bu!” diyorlar,



3. “Neden [ve nasıl olur da] biz öldükten ve toz-toprak haline geldikten sonra [yeniden diriliriz]? Bu, gerçekleşmesi mümkün ve muhtemel olmayan bir dönüştür!”



4. Biz toprağın onların bedenlerini nasıl çürütüp yok ettiğini iyi biliriz, çünkü katımızda şaşmaz bir sicil vardır.



5. Buna rağmen onlar, [yeniden dirilmeyi inkar edenler,] ne zaman kendilerine tebliğ edildiyse hakikati yalanladılar; ve şimdi bir şaşkınlık içindeler.



6. Onlar tepelerindeki gökyüzüne hiç bakmıyorlar mı: onu nasıl inşa ettik, güzelleştirdik ve nasıl bütün kusurlardan, eksikliklerden arındırdık?



7. Ve yeryüzü ki; Biz onu genişletip yaydık, üzerine sağlam dağlar yerleştirdik ve üstünde her cins güzel bitki yeşerttik,



8. isteyerek Allah'a yönelen her insana bir basiret ve uyarı vesilesi olarak.



9. Biz gökten bereketli bir su indiririz ve onunla bahçelerin yeşerip büyümesini sağlarız, ve ekin tarlalarının,



10. ve salkım salkım meyveleriyle uzun hurma ağaçlarının,



11. insanlara tahsis edilmiş rızk olarak; ve bun[lar]la ölü toprağa hayat veririz; işte [insanın] ölümden [sonra] yeniden vücuda gelmesi de böyle [olacak]tır.



12. Bu [şimdi yeniden dirilmeyi inkar ede]nlerden önce Nûh'un kavmi de bu hakikati yalanladı ve Ress ve Semûd halkı da,



13. ‘Âd, Firavun ve Lût'un kardeşleri,



14. ve [Medyen'in] yemyeşil vadilerinin sakinleri ve Tubbe‘ halkı: onların hepsi elçileri yalanladılar; ve bunun üzerine [onları] uyardığım şey başlarına geldi.



15. O halde, Biz[im] yoktan var etme ile yorgun düş[tüğümüz nasıl düşün]ülebilir? Hayır, ama bazı insanlar yeni bir yaratma[nın mümkün olduğun]dan [hâlâ] şüphe duymaktalar!


16. GERÇEK ŞU Kİ, insanı yaratan Biziz ve onun iç-benliğinin ona ne fısıldadığını Biz biliriz: çünkü Biz ona şah damarından daha yakınız.



17. [Ve böylece,] ne zaman [tabiatında mevcut] iki eğilim, sağdan soldan çatışarak karşı karşıya gelseler,



18. insanın söylediği her şeyde yanıbaşında mutlaka bir gözetleyici bulunur.



**19. Ve [sonra,] ölüm kâbusu, kendisiyle beraber [asıl] gerçeği de ortaya koyacaktır -işte bu, [ey insan,] senin her zaman kaçtığın şeydir!!-



20. ve [yeniden diriliş] sûru, [sonunda] üflenecektir: işte o, bir uyarının gerçek olacağı Gün'dür.



21. Her insan, [kendi geçmiş] iç dürtüleri ve vicdanı ile ortaya çıkacak,



22. [ve ona,] “Sen,” [denilecek,] “bu [Hesap Günü]nü umursamıyordun, ama şimdi Biz senin (gözündeki) perdeni kaldırdık, bakışın bugün artık daha keskindir!”



23. Ve onun (kişiliğinin) bir parçası: “Her zaman benimle olan işte budur!” diyecek.



24. [Bunun üzerine Allah:] “Atın, atın cehenneme bütün [bu tür] inatçı hakikat düşmanlarını!” diye emredecek,



25. “Bu [her] hayra engel olanları, günahkar saldırganları [ve insanlar arasında] güvensizlik ve şüphe yayanları,



26. Allah'ın yanısıra başka ilahlar edinenleri: o halde atın bunları şiddetli azabın içine!”



27. İnsanın öteki kişiliği: “Yâ Rabbi!” diyecek, “Onun aklını, bilincini kötülüğe bulaştıran ben değilim; [hayır,] ama o [kendi yüzünden] sapıklığa düştü!”



28. [Ve] Allah: “Benim önümde çekişmeyin [ey günahkarlar!]” diyecek, “Çünkü Ben sizi [bu Hesap Günü'ne karşı] uyarmıştım,



29. Benim verdiğim hüküm değişmeyecek; ve Ben kullarıma asla zulmetmem!”



30. O Gün, cehenneme: “Doldun mu?” diye soracağız; o, “[Hayır]” diyecek, “başka yok mu [bana göndereceğin]?”



31. [O Gün] cennet, Allah'a karşı sorumluluk bilinci duyanların görüş sahasına getirilecek ve hiç uzaklaştırılmayacaktır; [ve onlara;]



32. “Size vaad edilen [yer] budur!” [denilecek,] -“Allah'a yönelen ve O'nu her zaman aklında tutanlara [vaad edilen]-



33. insan kavrayışının dışında olduğu halde Rahman'ın ürpertisini duyan ve pişmanlık dolu bir kalp ile [O'na] gelmiş olan [herkese].



34. Bu [cennete] huzur içinde girin; bu, ebedî hayatın başladığı Gündür!”




35. Onlar orada arzu ettikleri her şeye sahip olacaklar, ama (bilsinler ki) katımızda daha fazlası da var.



36. BU[GÜN hakikati inkar ede]nlerden önce -onlardan çok daha güçlü olan- kaç nesli yok ettik: ama [her ne zaman azabımız başlarına geldiyse] yeryüzünde gezginler gibi dolaşıp sığınacak bir yer aradılar.



37. Bunda şüphesiz kalpleri açık olanlar, [yani] uyanık bir zihinle kulak verenler için bir uyarı vardır;



38. ve Bizim gökleri ve yeri ve aralarındaki her şeyi altı devrede yarattığ[ımızı] ve bizi hiçbir yorgunluğun etkilemedi[ğini bilenler için].



39. O HALDE [ey müminler,] onların söyleyebilecekleri her şeye karşı sabırlı olun ve güneşin doğmasından ve batmasından önce Rabbinizin sınırsız ihtişamını yüceltin ve hamd edin;



40. geceleri ve her namazın sonunda O'nun şanını yüceltin.



41. Ve [ölüm] çağrısında bulunan Allah'ın [sizi] yakından çağıracağı o Güne [daima] kulak verin;



42. [ve kendi kendinize düşünün] bütün [insanoğlunun] nihaî çağrıyı gerçekten duyacağı Gün[ü], [ölümden] hayata dönecekleri Günü.



43. Gerçek şu ki, hayat veren ve ölümü getiren Biziz; her yol, Bizim katımızda menziline varır,



44. onlar [Allah'ın hükmüne doğru hızla] koşarken yeryüzünün çepeçevre yarılıp parçalanacağı Gün: bu toplanma, Bizim için kolay olacaktır.



45. Biz onların, [o yeniden dirilmeyi inkar edenlerin] ne söylediklerini iyi biliyoruz; ve sen onları hiçbir şekilde [inanmaya] zorlayamazsın. Ama sen yine de Benim uyarımdan korkabileceklere bu Kur’an aracılığıyla hatırlatmada bulun.

Şems Suresi Meali

1. GÜNEŞİ ve onun aydınlık veren parlaklığını düşün,


2. ve güneşi(n ışığını) yansıtan ayı!


3. Dünyayı gün ışığına çıkaran gündüzü düşün,


4. ve onu karanlığa boğan geceyi!


5. Gökyüzünü ve onun hârika yapısını düşün,


6. ve yeryüzünü, onun (uçsuz bucaksız) genişliğini!


7. İnsan benliğini düşün ve onun nasıl (yaratılış) amacına uygun şekillendirildiğini;


8. ve nasıl ahlakî zaaflarla olduğu kadar Allah'a karşı sorumluluk bilinciyle de donatıldığını!


9. Her kim [benliğini] arındırırsa, kesinlikle mutluluğa erişecektir,


10. onu [karanlığa] gömen ise hüsrandadır.



11. SEMÛD [kavmi,] kaba bir küstahlıkla [bu] hakikati yalan saydı;


12. içlerinden en onulmaz azgınları, [zulüm yapmak için] ileri atılırken,


13. Allah'ın Elçisi onlara: “Şu dişi deve Allah'ındır, öyleyse bırakın suyunu içsin [ve ona bir zarar vermeyin]!” demişti.


14. Ama onlar Elçi'yi (hiçe sayıp) yalanladılar ve deveyi vahşîce boğazladılar; bunun üzerine Rableri, bu günahları yüzünden onları yıkıma uğrattı ve tümünü birden yok etti:


15. çünkü [onlardan] hiç biri başlarına gelecek şeyin korkusunu taşımıyordu.

3 Şubat 2010 Çarşamba

Kadir Suresi

1. Biz o(Kur'a)n'ı Kadir gecesinde indirdik.


2. Kadir gecesinin ne olduğunu sen nereden bileceksin?


3. Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır.


4. Melekler ve Ruh, o gece Rab'lerinin izniyle her iş için iner de iner. *


5. Esenliktir o, ta tan yeri ağarıncaya kadar!




Bakara sûresinin 185'nci ayetinden anladığımıza göre, Kur'ân-ı Kerim Ramazan ayında indirilmiştir. Kur'ân'ın Kadir gecesinde indiğini bildiren bu sureye göre de Kadir gecesi Ramazan ayı içindedir.

Peygamber Efendimiz: "Kim Kadir gecesini iman ve ihlasla ihya ederse, geçmiş günahları afvolunur" buyurmuştur.

Ramazan ayının son günlerinde inzivaya çekilmek cahiliye döne­minde de biliniyordu. Ancak "Kadir gecesi" ifadesi ilk defa bu süreninin inmesiyle bilindi.

Rabbimiz bu geceyi kıyamete kadar gelecek insanlara yol gösteren kitabı indirdiği için bu gecenin değerinin bin aydan = (84 yıldan) daha hayırlı olduğunu bildirir.

Dünya koministlerinin fikir babalarından, Fransız Koministlerinin başkanlarından Roqer Garodi ömrünün son yıllarında Kur'ân'ı okur, müslüman olur ve "yıllardır aradıklarımı topluca buldum" der..

Bir insanın seksen yılda aklıyla bulamadıklarının tamamını kadir ge­cesinde inmeye başlayan bu Kur'ân'da bulur. Onun içindirki Kadir ge­cesini ihya etmek demek insanlığın hukukda, siyasette, ticarette, öz­gürlüklerini korumada, hak ve sorumluluklarını belirlemede en doğru kuralları koyan Kur'ân'ın iniş gecesini anmak, yeniden Kur'ân'ı okuyup yeni inmiş gibi ona sarılmak demektir.

Bize ışık veren, ısı veren güneş olmasa bu dünya hayatımızda be­denimiz zarar görür. Ama O, Allah'ın nuru Kur'ân, Kadir gecesinde doğmasaydı insanlık hala cehaletin karanlığında debelenir olacaktı.

Kur'âm indiren Allah (c.c)

Kur'ân'ı getiren Ruh-ül-Kuds = Cebrail

Kur'ân'ı alan Muhammed (s.a.v)

Kur'ân'ı etrafa yayan Ashabı güzin (r.a)

Bir ismi "Nur"'olan insanlığı aydınlatan Kur'ân, Allah'dan, Cebrail aracılığıyla Hz. Mühammed (s.a.v)'in gönlüne, O'nun dilinden ashabın gönüllerine nur halinde akıveriyor. Nur alıyorlar, Nur veriyorlar, Nurlu gözlerle bakıyorlar.

İşte böyle bir geceyi şuurlu bir şekilde ihya etmek şuurları nurlandırmak demektir.

"Biz O'nu Kadir gecesinde indirdik" buyuruyor.

O, dediği Kur'ân'dır. Dühan sûresinin ilk ayetlerinde O'ndan kas-dedilenin kitap olduğu açıklanmıştır. Bakara suresinin ilk ayetlerinde "işte kitap" denilmektedir.

Bundan sonra "Kitap" denildiğinde akla ilk önce Kur'ân gelmelidir. Diğer kitaplar Hadis kitabı, fıkıh kitabı, matematik kitabı, fizik kitabı, şiir kitabı v.s. gibi ilave kelimelerle açıklanmalı. Kitap denilince Kur'ân akla gelmelidir.

Bu sureyi, Kadir gecesinin değerini bildirmek için indirdik manası da anlaşılabilir.

Geçmiş ümmetlerin mücahidlerinin bin ayda kazandığı sevaba bu ümmet kadir gecesini ihya etmekle erişecektir. Çünkü geçmiş peygam­berler ve ümmetler belirli zaman, mekan ve kavim için gönderilmişlerdi.

Bu Kur'ân kıyamete kadar gelecek bütün insanlığa gönderilmiştir. Bu ümmette Bu Kur'ân'ı taşımakla, indiği geceyi ibadet taat ve Kur'ân okumakla geçirdiği için, kendinden sonra gelenlere Kur'ân'ı taşıdığı için, bir gecesi bin aydan hayırlı olmuştur.

Peki bu gece Ramazanın hangi gecesidir? Pek çok rivayet vardır. Ramazanın yirminci gecesinden sonuna kadar bütün gecelerdedir. Ancak bu ümmetin çoğunluğu yirmi yedinci gecesini benimsemiştir ve inşaallah öyledir.

Ancak Abdullah b. Mesud'un; "bir senenin her gecesini ibadetle geçi­ren Kadir gecesini ihya eder" sözü daha garantilidir.

Atalarımızda; "Her geceyi kadir bil" demişler. Her gecenin hakkım verelim. "Her geleni Hızır bil" demişler herkese İslâmi kurallara göre davranalım.

Rabbin rızası iyiliklerde gizlidir. Hangi iyilik yapılınca Rabbin rıza­sını kazanacağız onu bilemediğimizden, herkese ve herşeye iyi davra­nacağız. Karıncanın gönlünü alan Süleyman olur.

Allah'ın gazabı da isyanlarda gizlidir. O'nun için hiçbir zaman kim­seye kötülük yapmamaya ve Allah'a isyan etmemeye dikkat edeceğiz.

Kadir gecesi öyle değerliki, Melekler ve Cebrail O gece Rabbin iz­niyle yeryüzüne inerler, Müminlere selam verirler ve Rabbimizin bildiği "Levhi mahfuzda" yazılı olan bir senelik işleri, Rabbimiz görevli melek­lere Kadir gecesinde bildirir ve Melekler O bilgiyle inerler ve melekle­rin selamı tan yeri ağarıncaya kadar devam eder.